Halitosis (ağız kokusu), ağız, burun ve sinüsler gibi boş kavitelerden istenmeyen kokuların çıkmasına verilen isimdir. Halitozis ağız ortamındaki lokal sorunlar ve ya genel sağlığa bağlı bozukluklar nedeniyle ortaya çıktığı gibi normal fizyolojik işleyiş sırasında da görülebilir. Soğan ve sarımsak gibi kokusu rahatsız edici olan gıdaların tüketilmesiyle beraber bu gıdalar sindirim sistemindeki görevleri tamamlandıktan sonra kana karışır ve vücutta oluşan bu kötü koku soluk borusu ve ağız-mide arasındaki bağlantıyla dışarı atılır. Bu durum konumuz olan ‘’mevcut ağız kokusu’’ ile karıştırılmamalıdır. Ağız kokusunun en kötü özelliği kişinin kendisi tarafından çoğu zaman ‘’burnun sürekli var olan kokuya karşı tembel olması’’ sebebiyle fark edilememesidir. Söz konusu durum kişinin sosyal yaşantısını da yakından etkilemesi sebebiyle kesinlikle tedavisi aranmalıdır ve bu tedavi  başta diş hekimleri dahil olmak üzere çok sayıda branş hekiminin bir konsensus ile çalışmasıyla yapılmalıdır.

1) Yaş ile birlikte "ağız kokusu" artar mı?

Başta tükürük bezlerinin salgı fonksiyonlarının azalması ve buna bağlı olarak meydana gelen diş taşları, diş eti enfeksiyonları, diş eti dokusu kayıpları ve ağız bakımına verilen önemin azalması gibi dişleri ilgilendiren durumlara ek olarak diyabet, siroz gibi karaciğer rahatsızlıkları, romatizma, böbrek rahatsızlıkları, vitamin eksiklikleri, çeşitli ilaç kullanımları sebepleriyle ağız kokusu artar.

2) "Ağız kokusu"nun sebepleri nelerdir?

Yukarıdaki metinde bahsedildiği gibi ağız kokusu başta ağız ortamına ait sorunlar olmak üzere çok sayıda genel sağlık sebebiyle ortaya çıkabilir, karaciğer ve börek rahatsızlıklarında ortaya çıkan, ‘’nefeste aseton ve keton kokusu’’, sifiliz gibi rahatsızlıklar, düzensiz beslenme, soğan/sarımsak gibi gıdaların tüketiminin hayatın rutinine yerleştirilmesi, diyabet, romatizmal ateş, akciğer rahatsızlıkları, kullanılan bazı ilaçlar, tütün ürünlerinin tüketilmesi , ağız bakımının yetersiz yapılması, protez kullanan hastaların protezlerinin temizliklerini yeterli yapamamaları, stres ve bağlı olarak gelişen diş eti hastalıkları, hijyenik olmayan diş protezleri, başlıca ağız kokusu sebepleri arasında sayılabilirler

3) Ağız ve diş sağlığım iyi olduğu halde "ağız kokusu" problemim olması mümkün mü?

İlk olarak sigara ve benzeri tütün ürünlerini tüketiyorsanız, kokusu rahatsız edici olan soğan, sarımsak gibi gıdaları çok sık tüketiyorsanız ağız kokusu sorunu yaşamanız kaçınılmazdır. Ancak saymış olduğumuz şeyler sizin için geçerli değilse bahsetmiş olduğumuz sistemik rahatsızlıklara yakalanmış olmuş olabilirsiniz.

4) "Ağız kokusu" başka sağlık sorunlarının göstergesi olabilir mi?

Ağız kokusu, diyabet, böbrek, karaciğer rahatsızlıkları, sifiliz, akciğer rahatsızlıkları, gibi rahatsızlıklar sebebiyle meydana gelmiş olabilir.

5) Sigara "ağız kokusu" problemi yaratır mı?

Sigara, kendi üretiminin ve içerdiği maddelerin doğası gereği kötü kokan bir maddedir. Ek olarak ağız ortamının bakteri florasını değiştirmesi, ağız içini örten dokuların, diş etlerinin kanlanmasını ve dolayısıyla beslenmesini bozması, bağlı olarak da enfeksiyonların gelişmesine sebep olması sebebiyle ağız kokusuna neden olur. Diş taşı oluşumunu arttırması, çürüklerin sayısını artırması ve çürüklere neden olur. 

6) Dilimi fırçalamam gerekli mi? Neden?

Dilin mevcut yapısı gereği sahip olduğu kıvrımlı, girintili ve çıkıntılı yapısı ağız içerisinde var olan bakterilerin barınması için eşsiz bir ortamdır. Dolayısıyla dilin üstünün ve yanlarının kurallara uygun bir şekilde temizlenmesi, var olan dişsel ve ağız ortamı kaynaklı olan kokunun tedavisi için son derece gerekli olan bir şeydir.

7) Çocuklarda "ağız kokusu" olur mu?

Çocuklarda ağız kokusu sıklıkla, ağız bakım eğitiminin düzgün verilmemiş olması ve çocukların diş fırçalama bilincinin edinmemesinden kaynaklı olur. Ayrıca yaşları gereği çocuklar çok sık şekerli gıdalarla beslenmektedir. Bu gıdalar diş çürüklerine, diş çürükleri ise tedavi edilmezler ise ağız kokusuna sebep olabilmektedir.

8) Diş Hekimlerinin ‘’ağız kokusu’’ sorununun tedavisindeki rolü nedir ?

İlk olarak hekim var olan ağız kokusunu hastanın beslenme tarzını düzenlemesini isteyerek ve bu isteğini diş temizliği, periodontal dokuların (diş eti vb.) tedavileri, diş taşlarının ve çürüklerin tedavisi gibi tedavilerle destekleyerek hastanın var olan koku şikayetini sübjektif ve objektif olarak gözlemler. Yetki alanı dışında yapılan tedavilerine rağmen ağız kokusu şikayeti geçmeyen hastayı hekim, tedaviye başlamadan önce hastadan aldığı medikal öyküyü inceleyerek diğer tıp branşlarına yönlendirir.